Kediler, insanlarla en kolay iletişim kurabilen canlıların başında gelirler. Zekalarının getirdiği bu iletişim yetileri sayesinde sahipleriyle özel bağlar kurabilen kediler her an dokunulmaktan ve sevilmekten hoşlanmazlar. Kedilerin bu kendilerine has özellikleri onlara doğru şekilde yaklaşmanızı gerekli kılar. Bıyıklı dostlarımızı severken öncelikle onların cins özelliklerine sonra yaşına dikkat etmeniz gerekir.
Kedilerin koku duyuları birçok canlıya kıyasla çok güçlüdür. Bu keskin duyu kedilerin bazı kokuları çok sevmesine bazılarından ise nefret etmesine neden olur. Kediler sevdikleri kokuların bulunduğu ortamlardan uzaklaşmaz ve çekici kokusu olan nesne ve bitkilerin etrafta olmasından hoşlanırlar. Ama kimi kokular kedileri ciddi şekilde rahatsız eder. Kedilerin sevmediği kokuların başında portakal ve mandalina gibi turunçgiller ile diğer narenciyelerin kokusunu sevmezler. Ayrıca titiz dostlarımız kirli kumlarının ve tuvalet kaplarının kokusundan da kaçınırlar.
Hayvan familyasına dahil bir memeli tür olarak insanlar için kötü ve iyi kokular vardır. Biz bu ayrımı yaparken bizi rahatsız eden kokulara kötü kokular deriz ve o kokuları sevmeyiz. İyi kokular ise duyumsadığımızda hoşumuza giden kokulardır. İnsan da olduğu gibi kedilerde de iyi ve kötü kokular mevcuttur. Kedilerin hiç hoşlanmadığı kokuların yanında çok sevdikleri kokular da bulunmaktadır. Bıyıklı dostlarımızın hoşuna giden kokular kedi otu, kedi nanesi ve bazı çiçek kokuları ile meyve kokularıdır.
Kedilerin hoş görünümü iri gözleri, minik burunları, pofuduk patileri ve tabi ki ipeksi tüylerinde saklıdır. Kedilerin tüylerinin daha güzel görünmesini sağlamak için yapılması gerekenlerin başında onları düzenli olarak taramak vardır. Ama beslenmenin de derinin sağlıklı olmasına ve buna bağlı olarak tüylerin güzel görünmesine katkısı büyüktür. Vitamin kullanmak ise tüyleri ve deriyi daha sağlıklı olmasını destekleyen önemli bir faktördür.
Kedi sahipleri kedilerinin sağlıklı bir ömür sürmesi ve mutlu olması için ellerinden geleni yaparlar. Fakat bu iyi niyetli çaba bilgisizlik yüzünden ters tepebilir ve kedi sahiplenen hayvan severler bazen bilmeden kedilerine zarar verecek hatalar yapabilirler. Bilinçsizce yapılan bu hataların başında ise minik dostlarımızı ihtiyacı olandan fazla miktarda beslemek, kısırlaştırmamak, oyun için zaman ayırmamak, veteriner kontrollerini aksatmak ve güvenlik önlemleri almamak geliyor.
Kedilerin görme ve koklama duyuları gibi işitme duyuları oldukça gelişmiştir. Kedilerin insanlara kıyasla çok daha yüksek ve düşük frekanslı sesleri rahatlıkla duyabildikleri yapılan bilimsel araştırmalarla kanıtlanmıştır. Aynı zamanda köpeklerden de daha iyi bir duyma kapasitesine sahiplerdir. Geniş bir frekans skalasında duyum sağlayabilen kediler kulaklarını döndürerek bizim duyamadığımız sesleri de duyabilirler.
Düşük ve yüksek frekansları insanlara göre çok daha kolay ağılayabilen kedilerin doğada avlanmaları ve hayatta kalabilmelerini sağlayan duyuları insanlara kıyasla çok gelişmiştir. İşitme, görme ve titreşimleri hissetme konusunda çok başarılı olan kedilerin bu gelişmiş yetenekleri sayesinde deprem gibi önemli doğa olaylarını önceden hissedebilecekleri düşünülmektedir. Bu bilgi, bilimsel olarak kanıtlanmasa da kedilerin deprem öncesi yeraltından gelen titreşimleri ve sesleri algılaması, yani depremi önceden hissetmelerinin ihtimali olanaklıdır.
Kedileri çok seviyor ve bir kedi sahiplenmek istiyorsanız yapacağınız seçimde bazı kriterler belirlemeniz gerekir. Bu seçimi kedinin sadece fiziksel özelliklerini baz alarak yapmamalısınız. Çünkü ir evcil hayvanla aynı evi paylaşmak ev arkadaşlığı yapmaktan pek de farklı değildir. Kedinizin karakterinden tutun da tüy yapısına kadar her kriter birlikte yaşam sürmenizi zorlaştırıp iki tarafı da huzursuz edebilir. Kedinin cinsi, yaşı, cinsiyeti, tüy uzunluğu ve karakteri doğru arkadaşı bulma konusunda öncelikli etkenler olmalıdır.
Kediler pek de sevecen hayvanlar olmasalar da sosyalleşmeye ihtiyaç duyarlar. Çünkü sosyalleşme evcil dostlarımızın daha sağlıklı bir psikolojiye sahip olmalarını beraberinde getirdiği gibi hem kedinizin hem de sizin huzurlu olması için gereklidir. Kedinizi sosyalleştirmeniz için ise onu iyi tanımalı ve sosyalizasyonun adımları uygulamalısınız. Ayrıca kedinizi insanlarla ve diğer evcillerle tanıştırırken zorlamamalı ve onun sınırlarına saygılı olmalısınız.
Engelli bir hayvanı sahiplenmek oldukça zor bir karardır. Çünkü engelli dostlarımızın bakımı bazı noktalarda daha özenli davranmayı gerektirir. Özellikle görme engelli bir kediye bakım vermek sağlıklı bir kedi sahiplenmekten daha zahmetli olacaktır. Ama gözleri görmeyen bir kedi ile yaşamak ve tüylü dostunuzun mutlu olmasını sağlamak sanıldığı kadar korkutucu değildir.